İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesi Odyoloji Uzmanı Merve Topaloğlu, “Sağlıklı gelişme için işitme kaybının erken tanısı ve tedavisi çok önemlidir. Tanılanmayan veya geç tanılanan işitme kaybı; çocuğun dil, sosyal, duygusal ve bilişsel gelişimini olumsuz yönde etkiler.” dedi.
İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesinden yapılan yazılı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) raporuna göre dünya üzerinde yaklaşık 500 milyon kişinin işitme kaybı yaşadığı bunun 2050’de 700 milyona çıkmasının beklendiği belirtildi. Her bin bebekten yaklaşık 3’ünde işitme kaybının görüldüğü bildirildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Odyoloji Uzmanı Merve Topaloğlu da hastanelerinin “Ulusal İşitme Tarama Programı” kapsamında “referans merkezi” olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Sağlıklı gelişme için işitme kaybının erken tanısı ve tedavisi çok önemlidir. Tanılanmayan veya geç tanılanan işitme kaybı çocuğun dil, sosyal, duygusal ve bilişsel gelişimini olumsuz yönde etkiler. Ulusal İşitme Tarama Programı kapsamında referans merkezi olarak hastanemizde yürüttüğümüz Yenidoğan İşitme Tarama Programı’nın amacı, doğru işitme kaybı tanısı ve zamanında müdahaledir. Doğan her bebeğe hastaneden taburcu olmadan işitme kaybı için risk faktörü olsun veya olmasın tarama ABR testi uyguluyoruz. Bir veya iki kulaktan geçemeyen bebeklerde ABR testini tekrarlıyoruz.”
Topaloğlu, 6 aylık olana kadarki süreçte bebekleri işitme kaybının tipine ve derecesine göre doğru tedavi ile müdahale gerçekleştirdiklerini kaydetti.
İşitme kaybı testlerinden geçen ancak risk faktörleri bulunan bebeklere 6. ayda yeniden test yaptırmak gerektiğini bildiren Topaloğlu, “Yenidoğan döneminde bebeklerin işitme testlerinden olumlu sonuç alınmış olması, çocuğun ömür boyu işitme sorunu yaşamayacağı anlamına gelmez. Bazı işitme kayıpları sonradan da ortaya çıkabilir. Erken dönemde cihazlanan ve eğitim alan çocuklar, dil gelişimleri geç tanılanan çocuklara göre daha hızlı gelişim gösterirler.” değerlendirmesinde bulundu.